Varlık Yayınevi
 
   
 
 
   
Anasayfa Tarihçe Varlık Dergisi Kitaplar İletişim Yardım
Yaşar Nabi Nayır
Varlık Ne İçin Çıkıyor
Varlık İçin Ne Dediler
Künye
Varlık'ta Bu ay
Varlık Dergisi İçeriği
Abonelik
Yaşar Nabi Nayır Ödülleri
Varlık Dergisi 'eurozine' üyesidir

ARALIK 2005

Çizgi-yorum – Semih Poroy Sayfa:2
18. Avrupa Kültür Dergileri Buluşması: “Komşuluk” Sayfa:3
Bir grup Avrupalı editörün girişimiyle, ilk kez 1983 yılında bir araya gelen ve zamanla sayıları 50’yi geçen Avrupalı dergi, ilginin artması ve internetin hızlı gelişimi üzerine, 1998’de merkezi Viyana’da bulunan bir sanal ağ kurdu: www.eurozine.com. Amaç, coğrafya ve dil farklılığının yanı sıra kültürel ve ekonomik engellerle ayrılan, ancak entelektüel tartışmanın ve düşüncelerin ifadesinin önemine duydukları inançta birleşen kültür dergileri, editörler ve entelektüeller arasında ulus ötesi işbirliğinin geliştirilmesi ve teşvikiydi. O tarihten bu yana, ağ ortaklarının yanı sıra ilgili kuruluşların temsilcileri, dünyanın dört bir yanından çağrılan konuşmacıların da katılımıyla her yıl, ortaklardan birinin kentinde belli bir ana tema çerçevesinde tartışmak üzere toplanmaktalar. Varlık, 2000 yılından beri ortağı olduğu Eurozine’in, 4-7 Kasım tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenen 18. Yıllık Toplantısı’na Cogito dergisiyle birlikte ev sahipliği yaptı.
Orhan Pamuk’un Açılış Konuşması Sayfa:5
Kültür dergiciliği aslında modern toplumun en gelişmiş, en incelmiş, gelir ve eğitim düzeyi en yüksek kişilerine seslenir. Komşuluk kültürü ise kendi gücüyle modern şehirde yaşayamayan, komşusunun kahvesine, manevi desteğine, hatta dini, kültürel desteğine ihtiyaç duyan insanın modern şehirde barınabilmek için ihtiyaç duyduğu bir kavramdır.
Komşuluğun Uzaklığı, Uzaklığın Komşuluğu: Türkiye ve Avrupa (Birliği) – Hasan Bülent Kahraman Sayfa:7
Komşuluk kavramı bir yanıyla bir umuda işaret eder. Tarihsel/ontolojik anlamıyla komşuluk, dostluğa dayalı niteliğine atfen, mevcut savaşları durduracak bir ‘sığınak’ olarak tasarlanmaktadır. Bunun başlıca nedeni, komşulukla dostluk arasında bir iletişim ve dayanışma olmasına dönük kabuldür. Bu manasıyla komşuluk, dostluğa dayanacak, giderek savaşın engelleyicisi olacaktır.
Komşuluktan Vatandaşlığa AB ve Türkiye – Claus Leggewie Sayfa:17
Türkiye kırk yıldan uzun bir süredir Avrupa Topluluğu’nun kapısını çalmakta. Başlangıçta, Avrupalı kimliğine ilişkin sorular büyük bir mesele değildi. Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun başkanı Walter Hallstein (CDU), 12 Eylül 1963’te AET ile Türkiye arasındaki Ortaklık Anlaşması vesilesiyle, “Türkiye Avrupa’nın bir parçasıdır: Zamanımıza en uygun şekilde, coğrafi bir açıklama ya da tarihsel bir gözlemin kısaltılmış bir ifadesinden ibaret olmayan, birkaç yüzyıldır geçerli bir gerçeğin teyididir,” diye yargıda bulunmuştu.
Modern Komşuluğun İç İçe Geçmiş Tarihleri – Esra Akcan Sayfa:21
Avrupa-Türkiye kültür ilişkilerine bakmanın bir yolu, bu ilişkileri Soğuk Savaş sonrası küreselleşme bağlamına yerleştirmektir. Açmak gerekirse: Türkiye’nin Avrupa’daki ve Avrupa’nın Türkiye’deki yeri, bugün dünya yüzündeki kültürel etkileşimlerle ilgili daha kapsamlı bir sorunun bir parçasını oluşturur. Bu yüzden, yakınlarda oluşturulmuş ve Soğuk Savaş sonrasındaki aynı dünyaya ilişkin iki farklı kayrayışı temsil eden iki dünya haritasını karşılaştırarak sözlerime başlayacağım.
Rusya ile Türkiye Arasında Sayfa:27
Genelde, bu iki yakın komşu arasındaki kültürel ilişkiler artık Batı dolayımlı. Orhan Pamuk’un Kar adlı romanında, Turgenyev’i Fransızcadan çeviren Turgut Bey karakteri buna iyi bir örnek oluşturuyor; romanları ancak Batı’da başarılı olduktan sonra Rusçaya çevrilen Orhan Pamuk’un kendisi de bir başka örnek.
Fransa’da Yoksulluk ve Müslüman Ateistler: Beur Ayaklanması – Ayhan Kaya Sayfa:31
Son dönemde Paris’te yaşanan banliyö eylemleri, Kuzey Afrika kökenli Müslüman gençlerin işsizlik, yoksulluk, eğitimsizlik, eşitsizlik, ırkçılık, yabancı düşmanlığı, asimilasyon, yalnızlık, yalıtılmışlık ve dışlanmışlık karşısındaki tepkilerini ifade etmektedir. Bu direniş, aynı zamanda, Fransız Cumhuriyet geleneğinin gerçekleştirmeyi amaçladığı eşit siyasal yurttaş söylencesinin sona erdiğinin göstergesidir.
Koruma Altında Nefesim (Şiir) – Yüksel Pazarkaya Sayfa:41
Gündüzün Bir Kadeh Konyak – Selim İleri Sayfa:42
Fikret Ürgüp’ün şiirinden esinlenerek yazdığımı da hatırlıyorum. Her gün bir sütun yazı yazmak zordu gerçi, bununla birlikte bazı yazılar için ‘hepi topu bir sütun’ yetersiz kalırdı. Fikret Ürgüp yazısını, yıllar öncesinin Seni Çok Özledim’inde buldum. Demin söylediğim olmuş, yazı eksik püksük.
Kalamış (Şiir) – Can Bahadır Yüce Sayfa:46
Devrim Derim (Şiir) – Enis Akın Sayfa:48
Tevfik Fikret İçin (Şiir) – Arif Damar Sayfa:49
Arif Damar ile Söyleşi – Cenk Gündoğdu Sayfa:50
Düşün ki Askeri Mahkeme’de bir şiir için yargılandım. Şimdi ben açlıktan geliyorum dedim, evet sosyalistim diyorum da. Ama kardeşim, şiiri bir şeyin mesajını vermek için yazdığında estetik bir değeri olmuyor. Onların anladığı anlamda toplumcu gerçekçiliği, o anlayışı eleştirdim. Eleştiriyorum da.
Bir Mor Zambak Açıldı Açılacak – Atilla Birkiye Sayfa:55
Beklenmedikmiş gibi duran ama sanki daha önceden düşünce(ler)de tasarlanmış bir sevişme anının öncesinin ve sonrasının duyarlığıyla anlatılan bir şiir “Kars 1946”. İnceliklerle dolu, gerek imge kuruluşuyla, gerekse anlam katları, göndermeleriyle son derece yalın ve ironisi olan bir şiir.
Sulhi Dölek’in Romanları – Öner Yağcı Sayfa:58
7 Kasım günü dünyadan ayrılan Sulhi Dölek, kahırlı ama anlamlı bir geleneğin sürdürücüsü bir yazardı. Ağırlıklı olarak edebiyatı gülmece öğeleriyle zenginleştirip yaşamın gülünç yanlarına dikkat çekerek düşündürmeyi sağlayan bir türün geleneğine sesini katan usta yazarlarımızdan biriydi.
Annemin Uykusu Gelmiş (Şiir) – Engin Korelli Sayfa:61
Giz Üstü Mektup (Öykü) – Ali Balkız Sayfa:62
Sanat Olayı – Mustafa Şerif Onaran Sayfa:66
Sanat Olayı yalnızca bir edebiyat dergisi değildir. Güncel koşullara göre müzik, resim, tiyatro, sinema öne geçmektedir. Sanatın bu değişik alanlarıyla edebiyat arasında bağlar kurulmaktadır. Özellikle “müzik dosyaları”nda hafif Batı müziğiyle Türk sanat müziği ele alınmakta, bilinmeyen yönleriyle değerlendirilmektedir.
Babamın Yazdığı Şiir (Şiir) – Hidayet Karakuş Sayfa:69
Faruk Duman ile Söyleşi – Feridun Andaç Sayfa:70
Keder Atlısı, kimi öyküleriyle, bana göre, benim şimdiye kadar yazdığım en şiire yakın kitaptır. Yine buradaki öykülerden “Ormanda Kederle Kayıp”, “Elma”, “Tüfek”, “Ağaç” gibi öyküleri, en güzel öykülerim arasında sayarım. Kuşkusuz bu eninde sonunda öznel bir şey olacaktır ama böyle.
Eleştiri Tarihinden: Pierre V. Zima – Mehmet Rifat Sayfa:75
Lukács’ın tasarladığı biçimiyle tipik-olan, demek ki en sık rastlanan ya da istatistik açıdan ortalama sayılan olgu değil, ama benzetmeye dayalı özel bir durumla özetlenen genel bir tarihsel eğilimdir. Lukács, Estetik’inde bunu şöyle açıklar: “Ancak, ayrıntı özsel olanı gösteren ve açığa çıkaran belirtisel bir özellik elde ettiğinde, nesne, ussal bir biçimde düzenlenmiş bir bütünlük olarak özelin, tipik-olan’ın düzlemine yansıtılmış olur.”
Okumak Yalnızlıktır – Neşe Aksakal Sayfa:81
İlginç bir kurguyla roman ve incelemeyi bir araya getiren Calvino, “okur” kavramını sorgularken “yazar-anlatıcı”nın oyunuyla süregiden tamamlanmamış on öyküyle ve on bir bölümle okur tiplerini tartışıyor. Okurun okuma sürecindeki eylemlerini, düşündüklerini okuduğu kitapla ilgili çelişkilerini sergiliyor.
Deniz Dili ve Edebiyatı-V (Şiir) – Nurduran Duman Sayfa:84
Zamanımızın Bir Peygamberi: George Orwell – Hande Öğüt Sayfa:85
Orwell’ın dilimize son çevrilen romanı Aspidistra, 1984’ün toplumsal yergisini bireysel perspektife dönüştürür. Diğer Orwell romanları gibi Aspidistra da romantizmden, tutkudan, duygu, şiirsellik ve melodramdan eser taşımayan katı bir gerçekçilik barındırır; trajik bir finali, edepsiz bir kahkaha şeklinde çınlatır karanlıkta.
Yeni İmzalar – Enver Ercan Sayfa:89
Bu ay yine epeyce mektup birikmiş. Tek tek okudum elbette. Epeyce de zorlandım seçim yaparken. Özellikle sonbahar, kış aylarında sizlerden gelen ürünler daha çalışılmış, daha verimli olurdu. Bu yıl niceliksel bir artış var yalnızca. Sözlerim moralinizi bozmasın, ama biraz daha yoğunlaşmak zorundasınız.
Kırmızı Kurdele (Öykü) – Ayten Özkan Sayfa:90
Şiir – İdil Kızoğlu Sayfa:92
Edebiyat Komiseri – Klinik Krimonolog M. Alpay Cezzar Sayfa:93
Önümüzdeki sayıdan itibaren kitaplarda işlenen suçlar da sergilenecek. Artık genç yazarlardan çok daha fazla söz edilecek. Her ay bu sayfalarda ‘Derin Metin Analizi’ diye bir bölüm olacak; özellikle eleştirmenlerimizin yazıları otopsi yapılarak değerlendirilecek. Bu bölüme Klinik Metin Analizi adını uygun görmüştüm, ama nedense ‘klinik’ sözcüğü onaylanmadı. Devir teslim sırasında, yeni bir ad bulmam istendi. ‘Derin’i önerdim. Onaylandı.
ARALIK 2005 - KİTAP EKİ
Hasan Ali Toptaş ile Söyleşi NESLİHAN GÜREL (Uykuların Doğusu)

Karin Karakaşlı ile Söyleşi BURCU IŞIKSAÇAR YAYALAR (Müsait Bir Yerde İnebilir miyim?)

Nihat Behram ile Söyleşi GÜLCE BAŞER (Acının ve Umudunun Rengi)

Amat BURCU IŞIKSAÇAR YAYALAR (İhsan Oktay Anar)

Yazılı Yerler MİNE YENİÇAĞ (Gürhan Tümer)

Ba AHMET GÜNBAŞ (Birhan Keskin)

Tamiris’in Gecesuçları MÜGE İPLİKÇİ (Sezer Ateş Ayvaz)

Nevzat Çelik ile Söyleşi GÜLCE BAŞER (Bağışlanmış Hüzün)

Şiir Dilinin Ardında / Yakın Mercek İBRAHİM OLUKLU (Mustafa Durak)

Berrin Karakaş ile Söyleşi MELİKE AYDIN (Sidre-Tül)

İktidarın Psişik Yaşamı BÜLENT USTA (Judith Butler)

Şiir Taşı MUSTAFA Köz

Yeryüzü Kitaplığı GÜLCE BAŞER

Yeni Yayınlar REYHAN KOÇYİĞİT

Anasayfa   |   Tarihçe   |   Varlık Dergisi   |   Kitaplar   |   İletişim
Copyright © 2017 VARLIK YAYINLARI